SEKİZ İSTANBUL, MÜDAVİM OLMAYA GELDİM!

By | 30 Kasım 2013

sekiz_istanbul_restaurant

Bu yazı Eylül 2013’de The Magger’da yayınlanmıştır. Orijinal yazıya ulaşmak için Magger.com

İdealist bir öğretmen olsun, tutkuyla resim yapan bir sanatçı, binlerce insanı aynı figürlerle hareket ettiren bir DJ ya da her yemeğinde mükemmeli arayan bir şef; işini aşkla yapan her kimse işte ona büyük hayranlığım var… Bir süre önce varlığını keşfettiğimiz Sekiz İstanbul’un Şefi Maksut Aşkar da işte bu kapsamda ilgi alanımda. Çünkü işini, yemeklerini anlatırken gözünden çıkan ateşi gerçekten gördüm ben…

Geçen hafta İstanbul sezonunu açmaya karar verip dışarı çıktığımızda hiç hesapsız Sekizİstanbul’un kapısında buluverdik kendimizi. Rezervasyonumuz yok ama daha herkes İstanbul’a dönmedi ya ona güveniyoruz; biraz da şansımıza! Şanslı olduğumuz kesin. Hem yer bulmak hem de yeni projeleri kapsamında ayda sadece birkaç günle sınırlı tadım günlerinin ilkini yakalamak başka türlü açıklanamaz. Masamızın mutfağın hemen yakınında olup yemeklerin hazırlanma keyfine şahit oluşumuzdan hiç bahsetmiyorum bile.


Masamıza kurulup gecenin programını öğreniyoruz: Şef Maksut Aşkar ve konuk Şef Yılmaz Öztürk‘ün ‘Lezzeti Yerinde’ başlığı ile tasarladıkları Ege Tatları gecenin şeref konuğu. A la Carte olarak da servis alınabilirken geceye özel hazırlanan dokuz course’luk Tadım Menüsü öyle lezzetli görünüyor ki hiçbir tadı kaçırmamak adına tercihimizi bu yönde kullanıyoruz.


Önce içki servisimiz ardından da yemek servisimiz başlıyor. Şeflerimizin imzasını taşıyan ve küçük birer tablo gibi hazırlanmış tabaklarımız sırasıyla masamıza teşrif ediyor. Her yeni tabağın sunumu bir öncekinden farklı; her yeni tabağın lezzeti bir öncekinin üzerinde. Aromalar gittikçe kuvvetleniyor, her tabakta keyfimiz de şeflerimize olan hayranlığımız da giderek artıyor. Masanın mutfak ekibine yakınlığı başta dediğim gibi ayrı bir keyif. İçerideki çalışma ortamı, en ince ayrıntısına kadar gösterilen özen, tatların kontrolü, kendi aralarında yapılan yorumlar, verilen onaylar asla gözden kaçmıyor; onlar da bu güzel akşam yemeğinin parçası…

Her sunum ayrı güzel olsa da Soğuk Badem Çorbası’nın, içinde sadece bademle gelen tabağa masada servis edilişi benim için en şık detaydı… Ve tüm yemekleri tek tek anlatmasam da rakıda sote karides lezzetiyle benim için gecenin yıldızı.

Hem yemeklerin başarısı hem de mekanın samimi havası, üzerine müzikal zevklerimize hitap eden mekan müziği de eklenince Sekizİstanbul bizi oldukça keyiflendiriyor. Tam ‘keyfimiz yerinde, harikayız’ tadındayken masamıza uğrayan şef Maksut Aşkar’a beğenilerimizi en samimi haliyle bildiriyoruz ki; bu aşamada “Siz deli misiniz, bu kadar güzel yemek yapılır mı?” diyerek aşırı beğenimi tuhaf bir yöntemle anlatmaya çalışmış da olabilirim!

Kendisinden öğreniğimize göre iki şef bu projeye bu yaz Alaçatı’da Şef Yılmaz Öztürk’ün mekanı l’escargot’da başlayarak gelen olumlu tepkiler doğrultusunda da Sekizİstanbul’a taşımışlar. Ege Tatları’ndan oluşan bu geceki menüden bazı tatlar ana menüye de eklenecek ki bu harika bir haber. Asıl güzel haberse ‘Lezzeti Yerinde’ kapsamında gelecek ayın özel günleri Bolu Tatları konulu olacak!

Yemeği nefis bir tatlı tabağı, üzerine espresso ile kapayıp, bütün gece yemeğin etkisini azaltır diye aslında menüyle gayet uyumlu servis edilen içkimi de sonunda bitirerek mekandan ayrılıyoruz…desem de önce yapmamız gereken çok önemli bir şey var; Restorandan çıkmadan önce şeflerimizin çalıştığı mutfağın önüne gelip teşekkürlerimizi sunuyor, gecenin menüsünü kendilerine imzalatıyoruz. ‘Lezzetiniz Eksilmesin Hiç’ yazıp imzalıyorlar; ben de son sorumu soruyorum: Müsadenizle Sekizİstanbul’un müdavimi olabilir miyim?

sef_maksur_askar

Sekiz İstanbul: Erol Dernek Sok. No:1 Beyoğlu/İstanbul