Her zaman okuduğum kitaplar hakkında yazmıyorum.. Zaten uzun zamandır da okumaya çok konsantre olamıyorum.. Daha doğrusu olamıyor”dum”. Ancak aşırı sıcak havaların etkisiyle son bir haftayı bol bol okuyarak geçirdim. Şansıma seçtiğim kitapların hepsi okuma hevesimi geri getirecek nitelikteydi ve ardı ardına birkaç kitap okudum.. Son olarak da Pazartesi sabahı başlayıp neredeyse hiç ara vermeksizin Salı akşamına dek Parıltı’yı okuyup bitirdim.
İnsan etkisinde kaldığı bir kitaptan sonra bir süre başka şeyler okumak istemiyor; onu içine sindirmek, zihninden geçenleri, kalbinden geçenleri bir süre daha saklamak istiyor.. Neyse ki benim bunların asla tamamını değil ama bir kısmını daha sonra açıp bakmak üzere not alabileceğim bir alanım var. O yüzden buraya Parıltı ile ilgili birkaç satır bırakmak istiyorum…
“Mantık yürütmeyi kestiği anda her insan kendi oluyor.”
“İstemek bir anlık utançtır, istememekse bir ömürlük.”
“Hayat, inan bana , umutlar demeti, kokusu uçup gitmiş bir mimoza nakışı değildir; hayat bitmez tükenmez parıltısıyla şaha kalkar ve dörtnala koşmaya devam eder.”
Derin, çaresiz, insanın içini burkan bir hikaye bu.. Ama yine de içinde bu umutlu, güçlü cümlelerin parıltısı var..
İlk kez bir Mazzantini romanı okuyorum. Belki yazar bir oyuncu diye; okumuyor, adeta izliyor gibi hissediyorum.
Belki de birçokları için ana konusu kolay olmayan bir kitap, kabul ediyorum.. ama ben çok seviyorum..
Guido..Costantino.. Onlara birer yüz oluşturuyorum ve hatta filmi olsa kim oynar onu bile buluyorum..Onlarla Roma’ya, Londra’ya, Puglia’ya, Yunanistandaki o deniz kıyısına gidiyorum..
“-Bana güvenmiyor musun? -Ben bir tek sana güveniyorum…”Okurken birkaç kere gözlerimi yoklayan yaşları son sayfalarda özgür bırakıyorum..
Parıltı. Margaret Mazzantini. (2013)
Kitaptan sonra..,
Şimdi aklımda yazarın bir diğer önemli kitabı Sakın Kımıldama var.. İlk fırsatta okumak istiyorum..
Bir de komik ve ilginç detay.. Acaba başka bir adla ya da esinlenerek yapılmış bir filmi var da ben mi kaçırdım diye küçük bir web araştırması yaparken karşıma bir youtube linki çıkıyor.. Hiddlesworth – Splendore.. Burada hemen bir parantez açıyorum: Thor’da oynayan Tom Hiddleston ve Chris Hemsworth’un sosyal medyada fenomene dönüşen “bromance” durumu youtube’da çok farklı eğlence videolarına dönüştürülerek ikisi hakkında yapılan geyik alıp yürümüş durumda.. Hatta ikisinden bahsederken ünlü çiftlere yapıldığı gibi soyadlarından türetilen “Hiddlesworth” lakabı kullanılıyor. İşte burada paylaşılan bu videolardan birinde Parıltı’dan (orijinal adı Splendore) yola çıkılarak kolaj bir video hazırlanmış.. Aradaki metinler kitabın orijinal dili İtalyanca olarak kullanılmış ama tam kitabı bitirip izleyince ve o cümleleri çevirebilecek kadar italyanca bilince tuhaf bir şekilde kitabın etkisi katlanmış oldu.. Linki merak edersiniz diye buraya bırakıyorum; Hiddlesworth – Splendore ama kitabı okumadan izlememenizi de not olarak ekliyorum..
—
Herşey bir yana yeniden okuma arzumun geri dönmesi bu işin en güzel kısmı oldu..
Bu arada kitabın konusu hakkında bilgi sahibi olmak isterseniz aşağıya arka kapağı ve şuraya da Parıltı ile ilgili yayınevi linkini ekliyorum..
Bol bol güzel kitap ile karşılaşmak dileği ile..
Kitap okurken bile geziyorsunuz anlaşılan :) Yeni sitenizde de başarılar.