YENİDEN PRAG..SEVDİĞİM PRAG

By | 26 Eylül 2017

prag_gezi_notlari_yapilacak_seyler

Yeniden Prag.. Daha önce bir Ocak ayında incecik bir kar tabakası altında görüp sevdiğim bu şehir ile ikinci randevumuz. Bir şehre ikinci kez gitmek insana daha rahat davranma, turistik rotalardan sıyrılıp başka şeyler keşfetme, daha lokal anlamda şehrin tadını çıkarma şansı veriyor. Bu seyahatte de tam olarak böyle oldu.. Çok değil ama güzel gezdik, her anın keyfini çıkardık; bu şehri, insanları ve buradaki yaşamı daha da iyi anladık..

Bu seyahatin notlarını yazıya dökmeye karar verdiğimde A’dan Z’ye bir Prag rehberi hazırlamak yerine bu seyahatte hakim olan bu ruhu yansıtmayı istedim.. O yüzden bu yazıda Prag defterimden notları, sevdiğim adresleri, gözüme takılanları, altını çizmek istediğim detayları bulacaksınız. Daha önceki seyahatimizde Prag’a her gidenin faydalanabileceği zamansız bir PRAG’DA MUTLAKA listesi paylaşmıştım; ısınmak için oradan başlayabilirsiniz…Detaylara geçmeden önce, Prag planınız henüz netleşmemiş ve hatta uçak bileti hala alınmamışsa  ucuz yurtdışı uçak bileti  bakarak ilk ve en önemli adımı atabilirsiniz.. Ayrıca havalimanından merkeze ulaşım, konaklama, döviz bozdurmak gibi konulardaki olası sorularınızın cevabını da PRAG ÖNEMLİ BİLGİLER başlığına bırakıyorum.. 

Merhaba Prag

Karlı terketmiştik seni; 31 Ağustos günü yağmurlu ve soğuk karşıladığın için teşekkür ederiz Prag!.. Yine de yağmur ince ve tatlı yağdı; şemsiye altında sokaklarında yürümek, yorulup üşüdükçe mola vermek güzel..

Her seyahatte olduğu gibi defterime her koşula uygun, 5 günden çok daha fazlasına yetecek kadar çok adres ve alternatif kaydettim. Hava şartlarına göre, şehirdeki o günlerin yaşam akışına, haftaiçi/haftasonu temposuna ve ruh halimize göre sayısız alternatif.. Önce merkezden, şehrin kalbinden başlıyoruz gezmeye, denemeye, keşfetmeye.. Hem bildiğimiz sevdiğim adreslere gidiyoruz hem de sevecek yeni şeyler buluyoruz..

Sevdiğim Prag

İlginç dekorlu, ilginç sunumlu yenilikçi, nitelikli kahve dükkanları merak uyandırsa da ben şehrin tarihi kahvelerine de yeterince zaman ayırmak istiyorum..

Café Louvre Geniş pencerelerinden güneşin süzüldüğü, beyaz önlüklü garsonların hızla ve gülümseyerek koşuşturduğu Cafe Louvre’da başlayan bir Prag sabahından daha güzel ne olabilir?  1902’de açılan Louvre, Einstein’in favorisiymiş.. ve 100 yıldır kimbilir nelere tanık olmuş.. Buradaki kahvaltı seçeneklerinden en küçüğünü tercih ediyoruz. Bir pot çay, haşlanmış yumurta, tereyağı, krem peynir ve az şekerli meyve püresi kıvamında marmelat, yanında da taze ekmekler.. Kahvaltıyı beklerken masaya bırakılan not kağıdına birşeyler yazmayı ihmal etmiyorum, çünkü böyle ritüelleri çok seviyorum.. / Národní 22, 110 00 Nové Město

cafe_louvre_prag_yeme_icme_notlari

Cafe Montmartre / Eski’den Kafka sever, gelirmiş bu kafeye.. Kapanmış.. Yıllar sonra 2000’de tekrar açılmış ama aynı dekoru, aynı ruhu koruyarak.. Prag hakkındaki sıradışı rehberlerde bile yer bulmasının nedeni o loş, o samimi ortamı, eski barı, pianosu, zaman yolculuğu hissi olsa gerek.. Akşam 22:00’de kapanıyor ama bence en ilginç saatleri de kapanmaya yakın bu zamanlar.. /Řetězová 7, 110 00 Staré Město

Cafe Slavia / Yağmurlu bir akşamüstü içeri girip pencere kenarında bir masaya kuruluyoruz. Girerken camekandan seçtiğimiz pastaların numaralarını garsonumuza söyleyip yanında çaylarımızı sipariş ediyoruz. Masamız tam olarak kurulduğunda piano dinletisi başlıyor; pencereden yağan yağmuru şemsiyeyle sağa sola koşuşturanları ve tramvayları izleyerek dinliyoruz.. Bu Prag denince ilk aklıma gelecek güzel anılarımdan… Elbette çıkmadan önce duvardaki müdavim fotoğrafları arasından Nazım Hikmet’in fotoğrafını bulup bir selam çakmayı unutmuyoruz.. Slavia aynı zamanda Nazım’ın da en sevdiği Prag köşesi… / Smetanovo nábř. 1012/2, 110 00 Staré Město

cafe_slavia_prag_gezi_notlari

Cafe Imperial/ Prag’ın bir başka ünlü ve tarihi mekanı.. Benim için daha çok en güzel öğle yemeği adreslerinden biri.. Svickova diye meşhur bir Çek yemeği var. Haşlanmış dana eti, yoğun bir sos, frambuaz reçeli ve kabuksuz ekmek dilimine benzeyen bir hamur ile servis ediliyor. Ben çok et seven biri değilim ama bu yemek bence çok başarılı..Bence bu yemeği kesinlikle seramik sütunlu ve muhteşem tavan süslemeli bu salonda tatmalı.. Haritamda Cafe Imperial’in hemen karşı çaprazındaki Next Door by Imperial’i de işaretlemişim.. Olur da yer bulunmaz o zaman menüsü aynı ama lokallerin tercihi diğer şubeye gider Svickova’yı orada yerim diye.. / Na Poříčí 15, 110 00 Nové Město

svickova_prag_yeme_icme

Daha defterimde Grand Orient Cafe,  Cafe Evropa var tarihi kahvelerden ama yenilere de biraz zaman ayırmak lazım.. Prag, vedalaştığımız o günden sonra özellikle kahve dükkanları konusunda adeta bir devrim yaşamış; pek çok kahve dükkanı açılmış..  Elimde o kadar uzun bir liste var ki hepsini denemek için üç ay burada yaşamam lazım!.

Ema Espresso Bar / Şehrin en güzel kahve dükkanlarından biri. Minimal, kuzeyli havada bir dekorasyonu var.. Sabah iş öncesi uğrayanların oturduğu ortak masada iki boş sandalye bulup içi reçel dolgulu kendilerine has çörekleri ile güzel bir kahvaltı yapıyoruz burada../ Na Florenci 1420/3, 110 00 Florenc

EMA_ESPRESSO_BAR_PRAG_NOTLARI

Super Tramp Coffee / İki ayrı yerden avlusuna geçiş olmasına rağmen araya çok iyi saklanmış Super Tramp bulunduğu sokaktaki plak dükkanımız sayesinde uğrak noktalarımızdan.. İçi çok küçük ama binaların arasında harika bir küçük avlusu var. Filtre kahveleri oldukça başarılı ama dolapta gördüğüm “brut”lar bana akşamüstü içkisine de buraya uğranabileceği sinyali veriyor..ancak denemeye fırsat kalmıyor../ Opatovická 160/18, 110 00 Nové Město

super_tramp_coffee_prag_notlari

Republica Coffee / En sevdiklerimden çünkü sabah en erken o açıyor!. Tezgahına fırından yeni çıkan mis kokulu kruvasanları diziyor ve barista bizi her sabah en enerjik şekilde karşılayıp hatırımızı soruyor.. 3 sabahımız burada double shot espresso ile hazırlanmış harika cappuccino ve kruvasan ile başlıyor.. /Martinská 418/4, 110 00 Staré Město

republica_coffee_prag_notlari

I Need Coffee / Super Tramp’tan memnun kalınca bir de öteki projelerini deneyeyim diye Naplavka tarafına yürürken girdiğim I Need Coffee daha çok Stockholm’deymişsiniz havasında.. Ne yalan söyleyeyim kahveyi aşırı beğenmedim ama içerideki ışık ve rafta bulduğum dergiler beni keyiflendiriyor../Na Moráni 1958/7, 128 00 Nové Město

ineedcoffee_prag_gezi_notlari

Original Coffee / Listemde çok fazla kahve dükkanı olduğu için belki gideriz diye düşündüğüm ama tesadüfen önünden geçerken vitrinine yapıştığım Original, o kadar “orijinal” bir binada ve ben orası benim evim olsun isterdim ki.. Kahve ambalajları da çok orijinal.. Bence dükkan adını haketmiş!/ Betlémská 12, 110 00 Staré Město

original_coffee_prag

La Boheme Cafe / Adeta şehrin ciciş bloggerlarının buluşma noktası olan La Boheme’e Dish’te hamburger yemeden ve Gram Records’ta plak baktıktan hemen sonra giriyoruz.. Kahveler, sunumları ve dekorasyon oldukça instagram kokuyor, kahveleri de gayet güzel. / Sázavská 32, 120 00 Praha 2 – Vinohrady-Praha 2

la_boheme_cafe_prag

Styl&interier / Şehirdeki en fotografik ve keyifli cafelerden biri daha.. Burası 3.nesil bir kahve dükkanı değil ama kahve pasta keyfi yapmak için en gizli köşelerden biri../ Vodičkova 708/35, 110 00 Nové Město

styl_interier_prag

Keyif demişken geçerken içeri başımı uzatıp baktığım kitap/kafe Globe Bookstore.. Ne sıcak bir havası vardı kitapların arasında.. keşke vakit ayırabilseydik..

Venue Cafe,  Standart Coffee, Muj Salek Kavy ve daha pek çoklarını denemeye fırsat kalmıyor ama deneyebildiklerimiz ile mutluyuz..

Ancak kahve ve cafe dosyası henüz bitmedi;  sevdiğim bir-iki tane daha var..

Letka Cafe / Dünyanın en güzel kahvesi için değil ama en keyifli mekanlarından birinde güzel bir Pazar kahvaltısı için buradayız. Erken kalktığımız için bu aslında gün ortasına doğru ikinci kahvaltımız olacak.. Yine sadece kızarmış ekmek tereyağ ve marmelatlardan oluşan min tatlı kahvaltıyı seçiyoruz ama çevre masalara da daha geniş şahane kahvaltı tabakları gidiyor..Prag’da en sevdiğim şeylerden biri de marmelatlar oldu kesinlikle.. Aşırı tatlı değil, sanki doğal meyve püresi gibiydi heryerde.. O kadar beğendim ki bir marketten Bebe marka bir iki çeşit aldım hatta.. Konuya dönecek olursak Letka’nın dekorasyonunu, sunumlarını ve müdavim kitlesini oldukça beğendiğimi söylemeliyim.. / Letohradská 557/44, 170 00 Praha 7-Holešovice

cafe_letka_prag

Vnitroblock / Bu da Letka gibi şehrin 7. bölgesinde yeralan, turistler için gözden uzak ama yerliler arasında oldukça popüler bir başka adres.. Aslında cafe kategorisinde değerlendirmek eksik kalır.. Kafe, dükkan, sergi, sinema gibi alternatifleri ile multifonksiyonel bir alan burası. Serbest çalışanlar, tasarımcılar, sanatçılar.. herkes burada. Dükkan bölümünde çağdaş Çek tasarımcılarından parçalar, kafe bölümünde ise içecek ve tatlılar var.. Biz geldiğimizde biraz açız ama yemek yok; sadece şahane çorbaları var. O günkü balkabaklı ve kerevizliymiş; bayılıyoruz!. /Tusarova 791/31, 170 00 Praha 7-Holešovice

vnitroblock_prag_notlari

Kahveler, kahvaltılar, kafelerde öğle yemekleri tamam.. Prag’da asıl üzerinde durulması gereken bir başka mesele var: Şehir kültürünün bir parçası biraevleri!

prag_yeme_icme

Biraevlerine “pivovar” deniliyor.. Pek çok adres var.. Bazıları epey ünlü.. Genellikle ritüel şöyle; bir biraevine girip boş bir masaya oturuyorsunuz..çoğunlukla da başkalarıyla paylaşıla ortak, rahat tahta masalar oluyor.. Hemen önünüze bir bardak altlığı koyuyorsunuz. Garson bunu görür görmez getirip üzerine bir bira bırakıyor.. Ölçü genellikle 50’liğe yakın ama talebinizi belirtirseniz bazı yerlerde daha küçük boy da var.. Garson birayı bıraktıktan sonra masaya ince uzun bir kağıt bırakıp üzerine masaya bıraktığı bira kadar çizik atıyor. Bitirdiğinizde ikinci neredeyse otomatik olarak geliyor.. Eğer başka içmek istemiyorsanız bardak altlığını bardağın üzerine kapatıyorsunuz. Bunu gören garson hemen gelip kağıt üzerindeki çizikleri sayıp toplamı yazıyor.. Üzeirne bahşişi de ekleyip ödüyor ve çıkıyorsunuz.. Bu sahne benim için Prag’daki en zevkli şeylerden biri..

prag_yeme_icme_notlari

U Fleku / Sanırım Prag’daki en meşhur ve elbette en turistik adreslerden biri.. Ben buraya bayılıyorum. İçeri geçip masalardan birine oturtuluyorsunuz ama benim favorim kenardaki tüm mekana hakip uzun bankın önündeki masalar.. Montunu çengele astıktan sonra bardak altlığını önüne çekiyorsun ve kahvede tepsiyle çay taşır gibi koca tepsi ile gezdirilen siyah biralardan biri o altığa konuyor.. Burada tek çeşit bira var..siyah.. Yanına sosisler, et tabakları,.. pek çok atıştırma ve yemek tabağı da var ve mutfak geç saatle kadar açık.. İçeride sürekli müzisyenler dolaşıyor.. Şarkılar, biralar, deli bir uğultu!.. Ama kesinlikle çok keyifli.. Bu ziyaretimizde bir gün de gündüz deneyelim diyerek ikinci kez uğruyoruz.. İyi ki de gitmişiz. Orta avluda ağaçların altındaki masalara dalların arasından güneş sızmış, herkes uzun masaları paylaşıyor.. Yine müzisyenler ve tam bira bahçesi havası../ Křemencova 11, 110 00 Nové Měst

u_fleku_prag_notlari

U Zlateho Tygra / Dışarıdan nasıl bir yer olduğuna dair pek kopya vermeyen mekanın kapısına doğru ilerlerken içeriden müthiş bir gürültü ve uğultu geliyor.. Kapıyı açıp tıklım tıklım salona bakıyoruz. Garson kısa bir göz teması ile bize oturabileceğimiz arada kalmış iki kişilik yeri işaret edince seviniyoruz. Biz üstümüzü çıkarıp arkadaki çengele asana kadar biralarımız doldurulup masaya bırakılıyor ve kağıda iki çizik atılıyor çoktan.. Tam yanımızda oldukça yaşlı bir çift oturuyor.. Önlerinde iki bira ve bir kutu boya kalemi.. Önce, bizden önce masada bir çocuğun oturduğunu düşünüyorum ama  teyze defterinin sayfalarını karıştırınca orada birasını içerken resim yaptığını farkediyorum.. Ne güzel bir çift; arada el ele tutuşuyorlar, gözlerim onlardan sonra masanın mekanın sonuna doğru uzayan kısmına kayıyor.. Uç uca bir sürü masa.. masa üzerinde aynı model bardaklar ve bira.. Mekanın adı Altın Kaplan.. sanırım sahibinin lakabı. Heryerde onun anısına fotoğraflar, kaplana dair türlü heykeller, çizimler, oyuncaklar var.. Mekanın bizim aramızdaki kod adı “altın pençenin yeri” Buraya ilk girdiğimiz andan itibaren bayılıyoruz ve bir daha kopamıyoruz.. Her fırsatta uğrayıp bir bira içiyor, etrafı inceliyor, ustanın bardağa bira doldurma tekniğini seyrediyor ve o gürültünün arasında bardakların elde toplu olarak  yıkanırken çıkardığı tuhaf gıcırtıyı dinliyoruz.. Her seferinde başka insanlar, başka hikayeler..son derece lokal hareketler../ Husova 228/17, 110 00 Praha – Staré Město

zlateho_tygra_prag_yeme_icme

U Medvidku / Bir öğle yemeğimizi ayırdığımız U Medvidku da tipik biraevlerinden… Oldukça büyük.. Hem yemek salonu hem de geçerken bir bira atmak için ayrı bir bölümü var. (Aynı zamanda biraevi ruhunu yansıtan bir de ilginç otelleri var.. ) Garsonlar dev gibi tepsiler içinde koca kemikli etli tabakları taşırken birimiz gulaş birimiz tavuk deneyip memnun ayrılıyoruz.

u_medvidku_prag_yeme_icme_notlari

Pivovar U Tri Ruzi / Hakkında çok övgü duyduğumuz için ilk akşamımızı ayırıp koşa koşa gittiğimiz bu biraevinde pek çok farklı bira seçeneği ve güzel yemek tabakları var.. Ancak üst katlardan birinde yer bulduğumuz için çok da mutlu değilim.. Boş yerleri, duvar diplerini sevmiyorum; kalabalık, cıvıl cıvıl yerleri seviyorum.. Burada da aslında giriş katta olmak istiyorum..

U Hrocha / Şehir yerlisinden aldığım tavsiye ile defterime kale ziyareti sonrası denemek üzere itina ile not ettiğim bu birahane bu kadar turistik bir rotada arada kalmış son derece lokal, salaş ve enteresan bir alternatif.. Önce sadece birer bira içelim diyoruz ama sonra yanına sosis tabağı ve salata da ekleyerek keyifli bir öğle molasına dönüşüyor..

Lokal Dlouhaaa/ Havası saydığım diğer biraevlerinden biraz daha farklı olan Lokal, Çek mutfağını yemeklerini bira eşliğinde sunan oldukça popüler ve samimi mekan. Upuzun bir salonu var; rezervasyonsuz yer bulmak neredeyse imkansız ama biz başardık!. rezervasyon çok sevmem bilirsiniz.. Garsona yer sorduktan sonra dev bira barında birer bardak bira içerken bize bir yer ayarlanıyor. Burada tek çeşit bira var ama Şehirler ve Tatlar programında izlediğim kadarıyla aynı birayı farklı doldurma şekli ve köpük oranlarıyla üç farklı (b)içimde sunabiliyorlar.. Ama bence mekan biradan çok yemekleri ile ön plana çıkıyor. Yemeği beklerken inceleyebileceğiniz mini bir Çek yemekleri kitapçıkları var.. Birkaç yemek, salata ve atıştırmalık seçip güzel bir 1,5 saat geçiriyoruz. / Dlouhá 33, 110 00 Staré Měst

lokal_prag_yeme_icme

Şu listeye rezervasyonsuz önerilerini hep sevdiğim Anthony Bourdain’den Pivovarsky Klub’ı da sıkıştırabilseydim ne iyiydi!..

Elbette hayat hep Çek yemeği ve bira ile geçmiyor, geçemez.. Şehirde öyle çok Rus var ki, bu durum bize başka bir şeyi hatırlatıyor.. Ruslar sushi çok sever. Kesin burada da iyi sushi vardır!.. Yami‘ye gidiyoruz bir akşam.. Bol bol ve taze taze enfes sushilerle harika bir akşam yemeği yiyoruz!.. Yami de Lokal digi Dlouha çevresinde.. Buralarda daha bir sürü güzel mekan ilgimizi çekiyor.. Nase Maso listemdeki kıymetli adreslerden biri.. Bu kasap dükkanında et ve şarküteri seçip anında pişirttirip orada dükkanın içinde yiyorsunuz.. Fikren güzel gelse de masa için bekleme sırası ve girişteki ayaküstü kısım bizi o yorgunlukla korkutuyor; mecburen vazgeçiyoruz.. O da çok yakınındaki Sisters’ın ekmek üstü sağlıklı açık sandviçleri gibi defterde kalıyor..

Dish/ Burası rezervasyon yaptırarak gittiğimiz tek adres. Hamburgerin iyisine biraz meraklıyız ve çok övülen bu adresi de mutlaka denemek istiyoruz. Yine güzel deneyimlerden  biri.. Burgerlerinden birinin adı “patlican.” Evet, içinde patlıcan var; ben siparişi verirken patlıcan dedim, garson patlıkan olarak düzeltti! Burgere, patateslere ve salataya tam puan veriyorum!./ Římská 1196/29, 120 00 Praha 2

dish_burger_prag_yemek

Çek yemekleri biraz yoğun; üzerine biralar da eklenince biraz vizcan azabı yaşatıyor insana ama neyse ki yürüyecek çok güzel sokaklar ve girip çıkıp enerji sarfedecek dükkanlar var!.

Na Prikope Caddesi tanıdık markalar ile dolu hareketli bir alışveriş caddesi ama benim asıl favorim lüks markaların yan yana sıralandığı Parizska caddesi. Çünkü bu civarda binalar çok güzel; insana daha çok Paris’te yürüyor havası veriyor gerçekten.. O yüzden burada yürüyüp vitrinlere bakmayı çok sevdim..

Özellikle çok sevdiğim üç dükkan var..

Papelote /  Bir Çek kırtasiye markası. Kumaştan defter kitap kılıfları, defterleri, defterin üzerine kalemi sabitlemek için renk renk lastikleri var.. Kırtasiye almaya bayıldığım için burada karşıma çıkan bu sevimli şeylerden de almayı ihmal etmiyorum..

papelote_prag_alisveris

Koh-i-Noor / 1790’da kurulmuş bir Çek markası bu.. Grafikerlik yıllarımda ürünlerini az kullanmadık; atölyem varken Berlin ve Düsseldorf’tan az taşımadık.. Bu kez kendi anavatanında şehrin birkaç noktasında dükkanları hazır karşımıza çıkmışken birkaç kalem almadan geçemeyiz elbette!.

kohinoor_prag_alisveris

Tonak / Yıl 1799. Gelecek yıllarda İngiliz Kraliyet ailesinin şapkacısı olacak meşhur marka o tarihte doğuyor.. Tonak, Prag’dan insanın kendine hediye olarak alabileceği en değerli şeylerden biri olan mükemmel şapkalar yapıyor.. Bir şapka delisi olarak bu fırsatı kaçırmam mümkün olabilir mi? Pek çok noktada corner olarak karşıma çıkanlara burun kıvırıp Josefov mahallesindeki mağazasından diğer pek çok modelde de aklım kalarak bir taneyi seçiyorum..

prag_gezi_notlari_tonak_pragtan_ne_alinir

Backyard Creative Space, Cihelna Concept Store, Smetanaque Cafe and Design Shop ve DOX müzesi dükkanı gezip aklımızda kalan diğer ilginç dükkanlar oluyor.. Bu kez ikinci gelişimiz olduğu için ne magnet ne de hediyelik eşya dükkanları ilgi alanımızda değil. Karlova civarındaki sayısız dükkana burun kıvırıyor ama yine de daha önce emaye kupalar aldığımız Blue Praha ve bir diğer ilginç gelen dükkan Manufaktura’ya göz atıyoruz. Evimizin meşhur plak alışverileri için ise Phono, Gram Records, Japan LP Vinyl Store ve Mala Strana’daki Music Antiquariat dükkanlarına uğruyoruz ama açıkçası Prag’da bizi çok heyecanlandıran hiçbir plak dükkanına rastlamıyoruz..

Sevdiğim bir diğer alışverişim ise fincanlar.. Meşhur Çek markası Thun’dan iki porselen fincanı ve Karl Köprüsü’nden geçince sol aşağıda, Kampa tarafında kalan pazardan da el yapımı harika iki fincanı kapıyorum. Haftasonları burada minik bir el sanatları pazarı kuruluyor ve ortalık rengarenk el yapımı fincan ve tabaklar ile doluyor. Bu pazarda bulduğum Sarka Bulcivoka’nın kendi tasarımı fincanları üzerindeki minik robot ve uçak figürleri ile beni hemen tavlıyor, almadan duramıyorum!

Şehir Turu

Bu bölümde ise yine sadece bizim için öne çıkanlar, aklıda kalanlar var..

Socka Franze Kafky/ David Cerny’nin yaptığı dönen Kafka’nın başı, gördüğüm en etkileyici sokak heykellerinden biri. Hemen bir AVM’nin arkasında yer alan ve farklı kurgularla sürekli gönen Kafka adeta insanı hipnotize ediyor ve bir süre izlemeye dalıyorsunuz..

kafkas_head_david_cerny_prag_gezi_notlari

Mestska knihovna v Praze/ Belediye kütüphanesinin içindeki kitap/heykel olarak tanımlayabileceğim kitap girdabı yine çok etkileyici çalışmalardan biri.. Hemen kütüphane girişinde yeralıyor..

prag_notlari_gezilecek_yerler

Ters Atlı Vaclav Anıtı / Vaclav Meydanı’ndaki orijinal Vaclav anıtına gönderme yapan David Cerny eseri,  Kino Lucerna içinde, tavanda ters bir şekilde duruyor. Ve en güzel nereden görünüyor biliyor musunuz, şehrin önemli kahvelerinden Kavarna Lucerna’nın içinden..

david_cerny_vaclav_prag

Büyük bir sanat koleksiyonuna sahip Mosaic House’un önü de adeta  çağdaş sanatlar açıkhava müzesi..  Şemsiyelere asılı kadın ve erkek heykelleri en sevdiklerim..

prag_gezi_notlari_mosaic_house

Karşı kıyıda kale sonrası Mala Strana’da (küçük mahalle) kaybolmak çok zevkli..

prag_gezi_notlari

Parizska Caddesi sonrasında yahudi mahallesi ve Kafka’nın semti Josefov’a kıvrılıp sokakları keşfetmek çok zevkli.. Opera binasından Naplavka’ya doğru kıyı boyu binalar çok güzel..

prag_seyahat_notlari

Geçen sefer Rudolfinum’da Çek Filarmoni izlemiş, konser kadar insanların konsere gelirken gösterdiği özenden de çok etkilenmiştik. Bu kez ise devlet operası Narodni Divadlo’nun tarihi sahnesinde, o muhteşem binada Tosca operasını izleme şansına sahip olarak büyüleniyoruz..

prag_notlari_narodni_divadlo

Letna Park / Oldukça tepe noktada yer alan parktan Prag’a bakmak ve birkaç köprüyü ard arda fotoğraflamak çok zevkli.

prag_gezi_notlari_gezicigunluk

Karl Köprüsü Kulesi / 100 Kc. karşılığında hafif zorluk derecesinde basamaklardan çıkılarak şehri tepeden izleme şansı veren kule en keyifli turistik aktivitelerimizden biri.. Hem köprüyü hem de eski şehir tarafının dar sokaklarını, çatılarını izlemek harika!

prag_notlari_gezilecek_yerlerr

Veletrzni Palac / Prag’da sayısız şahane müze var ama ilgi alanlarım doğrultusunda benim favorilerimden biri 19-21yy. arası eserleri ile Trade Fair Palace. Çek sanatçıların eserlerinin yanısıra Picasso, Manet, Van Gogh, Renoir eserleri görüp üzerine bir de o günlerdeki geçici Ai Weiwei sergisini gezerek yarım günümüzü dolu dolu sanat ile harcıyoruz..

ai_weiwei_prag_world_trade_center

Naplavka / Güneşli ve ılık havalarda insanların haftasonunu geçirdiği nehir kıyısındaki bu bölgede tekne üstü mekanlar, haftasonu kurulan pazarlar ve etkinlikler varmış burada..bir de  yüzen bir galeri, arasıra ikinci el pazarı da kurulan  avoid.. Güneş, bizim ancak haftaiçi sakinken görmemize izin veriyor ama suraları seviyoruz. Aslında tam güzel havada haftasonu günü geçirmelik..

Dancing House Glass Bar/ Herkes Fred ve Ginger’dan bahsediyor ama nedense içeri girmiyor pek.. Bu çok meşhur modern yapının tepesinde Glass Bar var.. bir çeşit turistik aktivite.. Günü bir kadeh içki ile güzel batırmak, Prag’a yine tepeden bakmak için..

prag_gezicigunluk

Prag’a dair en sevdiklerim listesi burada bitiyor ve biz bir Salı sabahı cebimizde kalan son Korunalarla istasyondaki büfeden birşeyler alıp tükettikten sonra Flixbus’a atlayıp Viyana’ya doğru yola çıkıyoruz..

Başta da söylediğim gibi zaten bu programa sığmayacak kadar çok şey vardı listemde..yedeklerdi.. Ama özellikle yapmak istediğim birkaç madde kaldı ki, onlar da gelecek sefer için totem olsun.. Prag’a yeniden gidilsin..

prag_gezi_notlari_josefov

Prag araştırmalarım sırasında tesadüfen rastladığım yerel bir youtube kanalı vardı.. Honest Guide.. Ben şehre dair gerçekten en dürüst şeyleri oradan ve çok da eğlenceli öğrendim.. Gitmek isteyenler de izlesin isterim.. Onlardan öğrendiğim ve sevdiğim birkaç adresi zaten yukarıda sevdiğim şeyler arasında paylaştım ama aklımda kalan, şartlara uyduramadığım birkaç şey bu listede olsun yine de..

  • Şık bir yemek için La Degustation,
  • Sadece meraktan 3 Euro’ya kantin gibi bir ortamda öğle yemeği için Lidova Jidelna Tesnev,
  • Hipster semti Karlin’deki Eska Restaurant,
  • Merkezde Celetna Studentsky Klub,
  • Micro brewery lokal restoran kategorisinde Hostinec U Vodoucha ya da U Slovanske Lipy.. (aahh, ah..)
  • Kahve molası için Neustadt ve Smichov’daki Kavarna Co Hleda Jmeno,
  • Bir de NH Hotel’in içinden Mrazovka Park’a çıkan gizli funikuler..

 

 

5 thoughts on “YENİDEN PRAG..SEVDİĞİM PRAG

  1. yeiçkeşfet

    Café Louvre ‘yi dün bir dizide gördüm. Fotoğrafınızı görünce hemen sahne gözümde canlandı. Sizden okuduğum kadarıyla ve dizide gördüğüm kadarıyla Prag bir harika

  2. Pingback: PRAG ÖNEMLİ BİLGİLER | Gezici Günlük

  3. sultan

    Bir gezigunluk hayranıyım. Gidip gördüklerinizi, deneyimlerinizi bu kadar güzel paylaşmanız çok kıymetli. Paylaşımlarınız hep zevkli, hep samimi. Kendi adıma çok teşekkür ederim, çok faydalanıyorum. Emeğinize, böyle gören kalbinize sağlık.
    Ocak sonu gibi Prag’a gitmeyi planlıyoruz. Eğer olursa, kulaklarınızı çınlata çınlata giderim ki buralara :)

  4. zeynep

    süper bir yazı olmuş :) yeni bir hayranınız oldu :) Prag’a eşimin işi sebebiyle 2 kere gitme fırsatı buldum ve hayranlığım her seferinde arttı. Gezilecek o kadar yer var ki :) ve La Degustastion’a gitme şansım oldu yemek kesinlikle bana uymadı füzyon mutfağı bana göre değilmiş ama şaraplar efsaneydi :) bir daha giderseniz tavsiye ederim farklı bir deneyim :)

Comments are closed.