Bu yedinci Lyon yazım olmalı. Daha öncekiler işte şurada.. Geçmiş yazılarda şehre dair notlarımı paylaşmış, başta pastaneler ve Halles de Lyon olmak üzere yeme içme notlarımdan da bahsetmiştim. Ancak bu kadarı içime sinmedi; Lyon’dan paylaşmak istediğim birkaç restoran adresim daha var gitmeyi düşünenler için..
Maison Rousseau
Sanırım Lyon’daki en keyif aldığım yemek molasıydı bu. Halles de Lyon’un içinde bir deniz mahsulleri restoranı Rousseau. Dışarıda deniz mahsulleri tezgahı, atıştırmak için bir ayaküstü barı ve bir de keyifli öğle yemekleri için iç salonu var. İç salonda öğle yemeğine çıkmış bir “ikinci bahar” dörtlüsünün yanına oturtuluyoruz. Onlar türlü türlü deniz kabuklusunu tam da raconuna uygun yiyedursun, biz bildiğimizden şaşmıyor, birer tencere marine midye, yanına restoranın Cote du Rhone ve Macon’undan sipariş ediyoruz. Önce nefis ekmek ve tuzlu tereyağı geliyor ki o gün bu gündür onun kadar lezzetli tereyağ arayışlarım umutsuzca sürmektedir. Küçük, kalın camdan yapılmış şişelerde buz gibi sunulan şaraplarımız, taptaze midyelerimiz, güleryüzlü garsonumuz, mekandaki tatlı tabak-çanak şıkırtısı güzel Lyon anıları arasındadır. (102, Cours Lafayette – Halles de Lyon)
Diplomatico
Saone kıyısına ve renkli pazar Marche Saint-Antoine’e bakan Diplomatico şehrin popüler kafelerinden biri. Akşamüstü masalarının hepsi dolu, iş çıkışında buluşan arkadaşlar hararetli sohbetlerde.. Birşeyler içip etrafı seyretmek, gecenin kapanışını burada bir fincan kahve ile yapmak için uğranacak mekanda internet bağlantısı da var ama asıl çekici olan karşı kıyıdaki ışıl ışıl Notre Dame de Fourviere manzarası. (1 Quai des Celestines)
Salmon Shop
Kuzey şehirlerinde de bulundum ama sanırım ilk kez bir somon restoranını deniyorum. Füme ve marine somon ile hazırlanan onlarca farklı tabak var bu samimi restoranda. Yanında salatası, patates kızartması, sosları ve üzerine de tatlısı ile abartısız bir menü seçiyor, sonuçtan memnun kalıyoruz. (54, Rue Merciere)
l’Epicerie
Lyon’un Ortaköy havasındaki hareketli sokağında yanyana sıralı sayısız restorandan biri olan l’Epicerie en bilinen adreslerden. Öyle ağır bir menüsü yok. Ekmek üzeri farklı tatların sunulduğu “tartine”leri var daha çok. Sunumları hoş, mekanın dekoru oldukça sevimli ancak fiyatların turistik bir sokakta bulunmasının da etkisi ile gereğinden yüksek olduğunu söylemeliyim. (2 Rue de la Monnaie)
Le Merciere
Bir Lyon klasiği olarak “Bouchon” tecrübesi için bu güzel dekorasyonlu popüler adresi seçiyoruz. Şehirde çok daha iyi Bouchonlar da var elbette ancak zaten yerken tam olarak hakkını veremeyeceğimize emin olduğumuzdan “nedir bu bouchon” sorumuza yanıt olacak ortalama bir tecrübeyi gözümüze kestirerek Le Merciere’de yer ayırtıyoruz. Tıklım tıklım dolu mekana şehirdeki film festivaline gelen birkaç ünlü yıldızın da arka kapıdan geldiğini görünce o kadar da fena bir yer seçmediğimizi farkediyoruz. Bouchon geleneksel Lyon mutfağının sunulduğu restoran demek. Bu da demek oluyor ki önünüze konan tabakta bir av hayvanı, bir deniz canlısı, şüpheli bir sakatat vesaire tedirginlik yaratacak birşeyler olabilir!. Bu tamamen yemek kültürü ve alışkanlıklara bağlı bir durum. Şehrin yerlileri hayatından memnun, bizim gibi şehre ve Bouchon’a ilk kez gelen her turist ise tedirgin!.. Fransızca menüde kaybolmak yerine set menülerden birini gözümüze kestirip sipariş veriyoruz ve şov başlıyor. Menü yanında çiğ yumurta ile sunulan çorba ile başlıyor. Yumurtayı seyrettiğimi gören garson içine at karıştır diye işaret ediyor; yan masadaki Norveçli aile ile birbirimize bakıp gülümsüyoruz. Gece boyu birbirimizin masasına bırakılan enteresan tabaklara şüpheyle ve birbirimize gülümseyerek bakıp şakalaşmamız devam ediyor. Neticede sayısız tat deneyip ilginç bir deneyim yaşıyoruz; işin aslı hiçbirinin tadını damak tadımıza uygun bulmuyoruz. Herşeye rağmen Bouchon muhabbetinden memnun ayrılıyoruz. (55 Rue Merciere)
Küçük Molalar
En güzel alışveriş caddelerinden biri Rue Auguste Comte üzerindeki küçük Bar la Linotte’de Pastis; Bellecour meydanı Les Jacobins’de kahve, Le Berthom’da Belçika birası; Halles de Lyon’un ortasındaki La Fer a Cheval’da bir bardak Macon…
Cafe Jeux
Şehirdeki en ilginç ve eğlenceli keşiflerden biriydi bu kafe. Aslında hem kafe hem de oyun salonu. Tamam, daha çok oyun salonu. Raflarında yüzlerce okyun, masalarında ruh çağırma seansı için değil, bir taktik oyunu oynamak için toplanmış Lyon sakinleri.. Sadece birşeyler içmek için uğrayanlar “birazcık” göze batıyor kabul, ama bu ilginç mekanı görmeden dönmemeli.. (8 Rue Rene Leynaud)
Cafe de la Mairie
Şehrin en huzurlu meydanlarından Sathonay’ın ortasında küçük bir park var; içinde koşturan çocuklar, meydanı çevreleyen kafelerde sadece yereller var. Merdivenlerden meydana inip çeşmede ellerimi ıslatıyor, hemen arkadaki Rue Poivre’deki graffitilere bakıyor ve Cafe de la Mairie’de küçük bir mola verdiğimi hatırlıyorum. Lyon böyle ara sokaklarda dolaşırken karşılaşılan küçük meydanları ve verilen küçük molaları ile güzel.. 4 Place Sathonay
Le Tasse-Livre
Kütüphane-kafelere oldum olası ilgim var. Lyon’da da küçük bir tane buluyorum. Kitap okumaya vaktim yok belki ama şehirlerde böyle özel yerleri bulmak, bir kahvesini içmek hep güzel.. Yazın basamaklarla inilen çukurdaki açık alanı çok sevimli ama kış aylarında içeride oturmak da güzeldir, eminim. (1 Rue Louis Vitet)
Turistik
Bir şehre gidip en işlek caddede, en ünlü meydanda bir kafeye oturup hayatın akışını izlemeden o seyahati tamamlanmış saymayanlar için şehrin en turistik, en şık ve en gözde meydanları olan Place Bellecour ve Place Terreaux’yu öneririm. Ayrıca Vieux (eski) Lyon’ un ana caddesi ve özellikle Saint Jean meydanı yine aynı amaca hizmet edecek adresler.
Bir Hatırlatma! Lyon’da tüm işletmeler yemek saatleri konusunda oldukça kuralcılar. Bazı şehirlerde esneklik gösteren yemek saatleri burada kesinlikle esnemiyor. Bu sebeple iyi bir öğle yemeği için 12:00-14:00 akşam yemeği için 19:00-21:00 arasında masaya oturmuş olmalısınız. Neredeyse tüm restoranlar bu saat dilimleri dışında “kapalı”!.. ve evet, rezervasyon birçok yer için şart!.
Gelecek Sefere kalanlar..
Daha iyi bir Bouchon tecrübesi için Chez George;
Michelin yıldızlı deneyim için Cafe des Federations;
Bira ve müzik için genç kalabalıkların adresi bira fabrikası Ninkasi Gerland..
Diğer Lyon Yeme İçme Notları için TIKLAYINIZ.
