Güney İtalya seyahatimizin ikinci bölümünü olarak planladığımız Amalfi Kıyıları gezi notlarına “itiraf.nokta.com” ile başlıyorum: Ben aslında Amalfi’yi hiç merak etmedim. Sırf bir masada İtalya konusu açılınca “Amalfi çok güzel değil mii?” sorusuna “ben oraya gitmedim” dememek için artık -bir zahmet- gidilmeli diye düşünerek mecburiyetten gittim!.. Düşünün; İtalya’nın hayatında ilk kez turist gören bir şehrine bile gidiyorsun ama ülkenin en meşhur tatil destinasyonunu yıllardır yok sayıyorsun.. Amalfi aşırı turistik, Amalfi fazla popüler, Amalfi çok züppe, Amalfi gereksiz pahalı, Amalfi haddinden fazla kalabalık… İtalyanlar bile gitmiyor Amalfi’ye… Önyargılar böyle.. Bakalım bu seyahatin sonunda bu fikirleri kırabilecek miyiz yoksa enfes Puglia seyahatinin ardından Amalfi büyük bir hata olarak mı kayıtlara geçecek?..
Bunu anlamak için önce Amalfi Notları’nın tamamını okumamız lazım :) Haydi birlikte okuyalım..
Amalfi / … ve Kıyıları
Şu noktada anlaşalım; Amalfi diye kısaca bahsettiğimiz yer aslında “Costiera Amalfitana” yani Amalfi Kıyıları, İtalya’nın Campania bölgesinde yer alan, müthiş bir doğa güzelliği içinde kayalık ve virajlı kıyı boyu ve ardındaki tepeler üzerinde konumlanmış birbirinden tatlı köy ve kasabalardan oluşan bir bölgenin tamamı. Ama aslen sadece “Amalfi” bu kıyı bölgesindeki konumlanan beldelerden yalnızca biri. Yazı boyunca arada bir kısaca Amalfi diye bahsi geçecek olsa da bu ayrımı gitmeden bilmekte fayda var. Bu arada bazı kaynaklar Positano, Amalfi gibi beldeleri il olarak tanımlasa da aslında bunların hepsi Salerno iline bağlı komün/beldeler. Hazır bu taraflara gelmişken genellikle rotaya eklenen Sorrento ve Capri ise Napoli iline bağlılar..
Amalfi Kıyıları’na Ulaşım
Burada genel tercihlerin dışında özel bir durumumuz var. Genellikle Amalfi Bölgesi’ne Napoli üzerinden ve bazen de Roma üzerinden ulaşıyor insanlar. Ancak biz Puglia bölgesinden; hem de “oradan buraya trenle ulaşım yok, araba kiralamak şart” denen bir yerden tren ile geliyoruz. Aklınızda olsun; Bari’den Napoli ve Salerno’ya aktarmalı ya da Taranto’dan Salerno’ya aktarmasız tren var. Hatta aynı şekilde otobüs ile ulaşım da var. Doğru araştırma ve planlama ile bölgeye ulaşabilirsiniz.
Konaklama bölgesi, dolayısı ile ilk varış noktası Positano olanlar bölgeye Napoli – Sorrento üzerinden ulaşırlarsa daha iyi olur ancak konaklamanız Amalfi, Minori, Maiori gibi beldelerse Salerno üzerinden gelmek en mantıklısı.
Biz Minori’de konaklayacağımız için tren ile Salerno’ya ulaşıp buradan da kolayca Amalfi Kıyıları’na geçiyoruz.
Bölgede ulaşım
Amalfi’nin bölge olarak kendine has bir ulaşım dinamiği var. Bir uçtan bir uca 40 km.lik bir yol ama o kadar virajlı ve dar ki ne ile giderseniz gidin en az 1,5 saat sürüyor. Karşılıklı iki araç yolda denk geldiğinde, geçitlerde trafik duruyor, hatta geri geri gidiyor!. Evet, bir iki kez otobüs geçebilsin diye tüm araç konvoyunun geri geri gidip yol verdiğine şahit oldum.
Ulaşım alternatifleriniz araç kiralamak, Sita Otobüsleri ve Travel Mar tekneleri.
Araç kiralamak bu dar ve virajlı yollar için özellikle aylardan Temmuz ve Ağustos ise kalabalık nedeniyle çok can sıkıcı olabilir. Ben olsam bahar ayları dışında araç kiralamayı düşünmezdim.. düşünmedim de..
En yaygın ağ otobüslerde. Sita Otobüsleri, Salerno ile Sorrento arasında gün boyu sefer yapıyor. Bilet ücretleri varış noktasına göre 1.20, 1.80, 2.20 € gibi farklı farklı. Onun için bileti alırken nereye gidip nasıl döneceğinizi satıcıya söylerseniz size en uygun bileti veriyor. Burada en önemli nokta otobüslerde kesinlikle biletin satılmadığı!. Muhakkak daima yanınızda bir çift 1.20€’lik yedek biletiniz olsun. Garantiye almak isterseniz 24 saat geçerli 8€’luk biletlerden de alabilirsiniz ama biz böyle bir bilete hiç ihtiyaç duymadık. Otobüslerin Salerno, Amalfi ve Sorrento’da ana durakları bulunuyor. Kıyı boyunca da sık sık ara duraklar mevcut. İneceğiniz durağı önceden biliyor olmak lazım ki düğmeye basabilesiniz. Aksi halde şoför her durakta durmuyor ya da uyarıda bulunmuyor. Bilgi alabileceğiniz en çok görevli Amalfi meydanında; burada bir sürü Sita üniformalı görevliden bilgi, harita, bilet alabilirsiniz. Muhakkak bir Sita otobüs saati çizelgesi edinin ve son otobüsleri kontrol edin. Aksi halde son varış noktanız olan kendi kasabanıza yürümek ya da anormal rakamlara taksiye binmek zorunda kalabilirsiniz!.
Korkutmak istemem ama otobüsün tamamen dolu olduğu için sizi almadan önünüzden geçip gittiğine ya da gideceğiniz seferin komple iptal olduğuna şahit olabilirsiniz. O yüzden eğer kendi aracınız yoksa akşam saatleri yaklaştığında kendi konaklama noktanıza yakın bir lokasyonda olmaya özen gösterin ki sadece tatlı anılarınız olsun :)
Diğer bir ulaşım alternatifi bana göre joker niteliğinde olan TravelMar tekneleri. Salerno – Amalfi – Positano ve Maiori – Minori – Amalfi arasında sefer yapan bu teknelerin sefer sayısı otobüse göre daha az ve fiyatı daha yüksek ama inanılmaz zaman kazandırabilir.
Salerno-Amalfi arası 35dk. ve 8€ / Salerno-Positano arası 70dk. ve 12€ / Amalfi-Positano arası 25dk. ve 8€ olarak sefer yapıyor..
Aynı şekilde Amalfi-Maiori 15dk. ve 3€ / Amalfi-Minori 10 dk. 3€ / Maiori-Minori arası da 5dk. ve 3€ olarak sefer yapıyor.
Önerim en az bir kez uzun mesafe otobüs ile bir kere de tekne ile gitmek. Çünkü otobüs yavaş ve daha konforsuz olmasına rağmen tüm kıyıyı bu şekilde tıngır mıngır dolanarak gitmek, bölgenin ruhunu kavramak açısından bence önemli. Ayrıca yol boyu aşırı derecede manzaralı ve maceralı!. Tekne ise kıyıya sudan bakarak bambaşka manzaralar görmek açısından oldukça keyifli..
Her ikisinin de saat bilgilerini broşürünüzden kontrol edip yolların yoğun olabileceği saatlerde tekneyi, erken saatlerde de otobüsü tercih edebilirsiniz. Özellikle uzun mesafe gideceğiniz zaman ana duraktan, boş bir otobüs binip oturarak gitmek önemli. Biz Minori’de kaldığımız için hop diye oradan Amalfi’ye geçip ilk duraktan binmekte hiç sorun yaşamadık mesela.. Otobüste giderken Sorrento yönünde solda; Amalfi-Salerno yönünde sağda oturursanız manzaranız harika olacaktır. Özellikle Amalfi yönünde sağda oturunca daracık uçurum kenarlarından geçmenin heyecanı ve kıvrımlı yolun her virajda sunduğu nefis manzaralara bayılacaksınız. Ben bu noktalarda snap manyağı oldum resmen!..
Amalfi Kıyıları’nda Konaklama
Bence bu seyahatin kaderini belirleyebilecek asıl nokta bu. Nerede konaklamalı. Çünkü şu anda daha net anlayabiliyorum ki seçilecek her kasaba bambaşka bir ruh ile şekillendirebilir bu seyahati.. Burada yorum ya da öneri yerine kendi yaşadıklarımı paylaşmak daha doğru olacak galiba..
“Nerede konaklayacağımız konusu o kadar karışık ki.. Bir yanda o fotoğraflarda gördüğümüz müthiş teraslardan manzaralar, br yanda Temmuz ayında orada olmanın doğasından gelen yoğun turist kalabalıkiarı, astronomik fiyatlar, köyler arası ulaşım problemleri!.. Tarihleri verdiğimde sistem bana 4 gecesi 1000 TL’ye gelen depodadan hallice yerler de öneriyor, 121.000 TL.lik villa da!.. Yaptığım elemeler beni Maiori ve Minori köylerinin olduğu noktaya kadar ulaştırıyor.. O manzaralı teraslar burada yok.. Ne var bilmiyorum ama Minori ile ilgili 10 dakikalık bir araştırma birden kalbimin hızlanmasına sebep oluyor.
Bazen bir kararı vermek için çok acayip bir işaret beklersin. O işaret İki Açgözlü İtalyan’da (Two Greedy Italians) bayılarak izlediğim, hayranı olduğum şef Gennaro Contaldo’dan geliyor. Şefin Minori doğumlu olduğunu öğrendiğim anda gözlerim parlıyor.. Gennaro,”Küçükken bana tüm dünya buradan ibaret gibi kocaman görünen köyüm.. ” diye başladığı röportajda en sevdiği yerleri, lokanta ve dükkanları, limon bahçeleri arasından Ravello’ya nasıl yürüyerek çıkıldığını öyle güzel anlatmış ki, bunu bir işaret olarak alıp hemen odanın rezervasyonunu yapıyorum.. Artık gerisi önemli değil.. Tarihte su değirmenleri ve makarnası ile ünlenen ve Ravello eteklerinde bulunan Minori artık benim de köyüm!..”
Önce en güzel yerler çoktan kapılmış diye çok üzülmüştüm ama Minori bizim seyahatimizi kolaylaştıran, hiç yormayan bir seçim oldu.. Şimdiki aklımla başka bir ksabada kalır mıydım? Kalmazdım.. Belki.. sadece belki gece halini göremediğim için ve çok sayıda güzel lokanta barındırdığı için Positano’da kalabilirdim..çünkü Positano’nun özellikle akşamları canlı ve eğlenceli bir yer olduğunu hissettim.. ama yine de biliyorum ki, ben yine gitsem birinci tercihim Minori olacak..
Bunun dışında Ravello bölgenin en romantik, en hoş ve şımartan otellerine sahip ama eğer balayında değilsem burada kalmayı sanırım tercih etmezdim.. Amalfi beldesi ise Positano’dan sonra konaklama için en çok tercih edilen yerlerden..Minori’den buraya geç saatte bile kolayca ulaşabildiğime göre Amalfi’de de konaklamaya daha fazla ödemezdim.. Minori’den bir sonraki kasaba Maiori yine Minori’ye benzese de sığ denizi ile daha çok çocuklu İtalyan yerli tursitlerin tercihiymiş.. burası da ekonomik bir alternatif olabilir.. Praiano, Positano’nun minyatürü gibi bir yer; burada da birçok konaklama alternatifi var.. Bunlar dışındaki yerler, daha küçük yerleşim birimlerinde eğer özel araç kiralamadıysam ve özellikle bir otelde kalıp, bir koyda yüzmeyi planlamıyorsam sanırım tercih etmezdim. Çünkü akşam çökünce yine de belirli bir hareketlilik, yapacak birşeyler arıyor bence insan..
Yine kendi kaldığım nokata dönecek olursak -isim soracaksınız, biliyorum- biz Minori’nin göbeğinde temiz çarşaf, temiz havlu esasına dayalı Hotel Caporal’de kaldık. Çok konforlu muydu? Hayır. Kaldığım en iyi otel miydi? Hayır. Ama sıcacık bir aile işletmesinde, her gece dönünce “bugün ne yaptınız diye sorulup ilgiyle dinlenmesi”, kahvaltı yapmadan kaçmaya çalışırken “hop buraya gel, aç karnına gidilmez” diye şefkatle yaklaşılması, balkonumuz, tertemiz havlumuz, yastığımız burayı sevmek için yeterliydi. Mutlaka burada kalınmalı diyemem ama bir göz atın isterim.
…
Zaten konaklamadan bahsederken yavaş yavaş kasabalardan bahsetmeye de başlamış oldum.. Hazır köyüm ile ilgili girizgahı yapmışken Minori’den başlayarak detaylara geçeyim o zaman..
Minori
Yukarıda zaten gelmeden sevme sebeplerimi anlattım.. Naif..kendi halinde.. lokal ruhlu.. hafiften emekli cenneti.. sıcacık Minori.
– Amalfi’ye otobüsün yanısıra TravelMar tekneleri ile denizden de ulaşımı var. Ayrıca Capri’ye de buradan direkt giden tekneler var. Dolayısıyla ulaşım açısından kesinlikle en sorunsuz bölgelerden biri.
– Bazilika Santa Trofimena ve Villa Romana Antiquarium harabeleri ilk görülecekler arasında.İlginçtir, deftere ilk not aldığım şey olmasına rağmen Antiquarium harabelerine sadece bir gece önünden geçerken kısaca baktım; onun dışında hiç vaktim kalmadı.. Herhalde kendimizi lokalliğe fazla kaptırıp nasılsa burdayız dedik ama gezerken öyle olmuyor.. bir bakmışsın vakit dolmuş, dönüş yolundasın..
– Bazı sabahlar kıyıdaki meydanda sebze meyve tezgahları, bazı sabahlar da antika ve el sanatlarının satıldığı tezgahlar kuruluyor. İkinci el birşey almadık ama plajda yemek için meyvamızı hep aldık..
– Plaj olarak hem ücretli kullanılabilecek birkaç tesis hem de ücretsiz halk plajı var ve elbette plajlar Positano ve Amalfi kadar kalabalık değil.Deniz çok sığ sayılmaz; su elbette pırıl pırıl..Bizim plajımız Lido Ambrogio’s idi.. 2 şezlong +1 şemsiye yanlış hatırlamıyorsam 15€ idi..
– Kasaba Ravello’nun hemen altında olduğu için limon bahçeleri ya da güzel evler arasından Ravello’ya çıkan farklı yürüyüş rotaları var. (Biz bu rotalardan birini gece Ravello’dan inerken kullandık. Limon bahçeleri arasından değildi ama yine de yolda yerde limon bulduk.İki tane!.. :)) Eğer sonbaharın ılık günlerinde gidilirse bence buradan Ravello’ya tırmanmak harika olur. O zaman limonlar da tam kıvamına gelmiş olur hem de..
– Minori’nin bence yeme içme anlamında en büyük numarası Sal de Riso Pastanesi. Meydandaki bu büyük pastanenin dekoru, tabağı ayrı; tatlısı pastası, dondurması ayrı bir olay. Ricotta e Pere tatlısı ve sabahları içine farklı malzemeler enjekte ettirebildiğiniz cornettoları favorim. Ama dondurması da güzel.. Vakit kalsa aperitivo bile yapılırdı.. Kısaca bu pastane başka bir yerde kalınıyor olsa bile Minori’ye uğramak için sebep.
– Kasabanın tarihi pastanesi Gambardella ise daha çok limoncello ve kurabiyeleri ile ünlü. Limoncello demişken Liquorificio Carlo Mansi’nin üretim atölyesine de uğramak şart!
– Yemek için de defterimde sadece iki adres var. Birincisi; Gennaro Contaldo’nun önerisi İl Pontile ve diğeri de Ristorante Pizzeria Giardiniello. 1955’den bu yana hizmet veren aile işletmesi Giardiniello’ya bayılıyoruz. Kişisel önerim menüde kaybolmadan önce çevre masalara giden tabakları kesip fikir sahibi olmanız. Çünkü; hani bazen bir meyhaneye oturup mis gibi mezeleri sipariş eder, sıcakların planını yaparsınız da o sırada yan masanıza iki turist oturur ve menüden en olmadık şeyleri sipariş verir, için için üzülürsünüz, “ah be, yeme onları, bundan ye” dersiniz ya..işte öyle olsun istemeyiz. Buralarda lokaller işi biliyor, masalara şahane tabaklar gidiyor.. Bu arada, bu lokantadan bir kez de paket servis pizza alma şansımız oldu. Birçok mekanda paket olarak pizza yaptırabiliyorsunuz. Somra sahilde bir şişe soğuk kırmızı açıp pizzaya yumulmaca.. İşte paket alınca pizza fena ucuz ve elbette yine çok lezzetli…
– Gennaro’nun önerilerinden bir tek seramik atölyesi Ruocco’yu beğenmedik. Gereksiz pahalı ve çok da yaratıcı değil kıyaslama yapınca.. Bizim favorimiz daha modern tarzda çalışan FES Mario Fusco ve Minori’nin içini tavaf ederken rastlayacağınız imalathane tadındaki kocaman ve karman çorman dükkan..
…
Amalfi
İşte bu kez bölgedeki kasaba olan, hem de en meşhur kasaba olan Amalfi’den bahsediyorum!.
– Amalfi, oldukça canlı ve renkli. Kıyı şeridindeki diğer kasabalara otobüs ve tekne ile ulaşım hatlarının ilk durağı da bu kasaba.
– Meydandaki heybetli Duomo’yu gezip merdivenlerinde oturmak, sonra Duomo’nun arkasındaki dar ve merdivenli sokaklarda dolaşmak, merkezdeki küçük dükkanlara girip çıkmak ilk yapılacaklar.
– “Amalfi kağıdı” (tıpkı Floransa kağıdı gibi..) epey meşhur; kağıt ürünlerinin satıldığı dükkanlar ve bu kağıt işçiliģi ile ilgili bir de müze var.
– Renkli şemsiyeli plajları biraz kalabalık. Onun için hemen yürüme mesafesindeki Atrani’ye gidip orada yüzmek daha mantıklı olabilir. Zaten Amalfi’den Atrani’ye mutlaka bir kez yürümeli. Yol yaklaşık 750 mt. ve çok fotografik.
– Amalfi’den ayrıca farklı yürüyüş, tırmanış rotaları da var. Bunlardan Valle dei Mullini en hafif olanıymış..
– Amalfi’de öğle atıştırması önerim külahta karışık deniz mahsulü kızartması için il Cuoppo d’Amalfi, meydanın arkasında kalan bir ara sokakta. Bunun bir alternatifi olan C.I.C.A da bana öneri olarak gelmişti ama onu deneme şansım olmadı.
– Akşam yemeği için ise limanın ucundaki harika manzaralı Ristorante Lo Smeraldino hem yemekleri hem Amalfi’yi izleme keyfi ile iyi bir seçenek. Çok güzel deniz mahsullü başlangıç tabakları ve nefis pizzaları var. Zaten Napoli’ye yakın olduğumuzu düşünürsek buralarda kötü pizzaya hiç rastlamadığımızı söyleyebiliriz. Her lokantada yemeklerin yanısıra ortaya da bir pizza söyleyip tatmaya çalıştık. Buradaki epey güzeldi.
– Amalfi için diğer not aldığım lokanta adresleri arasında La Bussola ve Da Gemma vardı ama ne otel restoranı ne de Michelin değil, daha samimi bir ortam arayışı ile bunları eledik..
– Amalfi’nin ünlü pastaneleri Pasticceria Savoia ve Andrea Pansa. Özellikle akşamüstü saatlerinde 1830’dan beri hizmet veren Andrea Pansa’nın önündeki masalarda meydana karşı oturup gelip geçeni izleyerek “aperitivo” yapılmalı. İçecek önerisi; Aperol Spritz ama -buraya özel- limoncello’dan! Gerçekten sunum, servis ve keyif on numara!.
– Antica Sartoria tüm kıyı boyunca en favori dükkanım. Positano merkezli, pamuk, keten giysiler satan bu dükkanın farklı kasabalardaki mağazaları arasından Amalfi meydanındaki şubesi epey büyük, belki plajlarda giymek için güzel şeylere rastlayabilirsiniz..ben rastladım..
– Bu arada bölgenin limonları malum.. Limon çılgınlığının en çok hissedildiği yerlerden biri Amalfi. Bir süsü limonlu dondurmacı, granitacı, limoncellocu var sokaklarda.. Ben orijinal limoncello’nun alıp eve getirmelik değil, oradayken her yemekten sonra lokantalarda ikram edilen ev yapımı versiyonunun denemelik birşey olduğuna inanıyorum ama yine de almak isterseniz Minori de önerdiğim adrese ek olarak Amalfi’de de bulabilirsiniz. Birçok dükkanda Antichi Sapori D’Amalfi tabelası gördüm ama meydana yakın bir aradaki büyük olan, tadım yaptıran dükkan daha iyi sanki.. Biz buradan her İtalya seyahatimizin olmazsa olmazı acı biber ve baharatlardan da aldık..
…
Atrani
Hemen Amalfi’nin yanıbaşındaki tatlı Atrani en sevimli ve görülesi köylerden biri.
– Amalfi katedralinin arkasından bir iç yol ya da kıyıdan giden manzaralı yol ile Amalfi’ye sadece 750 metre mesafede. Manzarası uzaktan o kadar güzel ki en azından bir kez Atrani’ye yürümek şart.
– Minori yönünde Atrani’yi geçince de uzaktan çok güzel başka bir manzara veriyor. O yüzden zaten küçücük olan Atrani’yi enine boyuna yürümeli.
– Spiaggia di Castiglione hemen Atrani’nin yanıbaşındaki plaj. Atrani’nin içinde yüzmek yerine burası bize daha cazip geldi. İster serbest halk plajından, ister plaj tesisi Lido di Ravello’dan.. (İpucu: Biz tesiste sadece birşeyler içip denize halk kısmından girdik. Bu kadar medeni şartlarda halk plajı kullanabilme lüksü İtalya’daki en güzel şeylerden..
– Atrani’de yemek için not aldığım adres Osteria della Lusiella ama köy meydanındaki ihtiyar heyeti ile birlikte balkonlardan sarkan çamaşırlara karşı birer kahve içmekten fazlasını yapmayıp yüzdükten sonra yemek hakkımızı Amalfi’de kullandık..
…
Positano
Geldik bölgenin en gözde, en turistik ve en fotografik beldesine. Positano gerçek bir kartpostal!.
Bir ara Positano ile ilgili bir yorum okumuştum, onu hiç unutmam. Diyordu ki; Amaaan! Positano mu? Merdiven in çık ayaklarımıza kara sular indi!. Çok gülmüştüm.. gidince de sebebini anladım. İki tepe arasından başlayarak kat kat yükseliyor evler Positano’da.. Dolayısıyla o güzel manzaranın parçası olan oteller, pansiyonlar da daracık merdivenli sokakların arasında saklanıyor.. Eminim sabah uyanınca manzaraya bakması zevklidir..ama gece odaya dönüşü bilmem ben!.. :)
Positano çok keyifli bir yer ama ruh olarak beni sarıp sarmaladı mı? Hayır. Bu romantik manzaranın ardında sanki hep bir “Şekerim, geçen yaz Positano’daydık..” repliği.. Anlatabildim mi bilmiyorum?.. Ama bu demek olmasın ki sevmedik..tadını çıkarmadık!.
– Via Cristoforo Colombo caddesi boyunca yürümek, Fontana Vecchia’dan su içmek, “Majolica” çini kaplamalı kilise kubbesini her köşeden görüp fotoğraflamak, seramik dükkanlarının “gir, içeriyi gez” çağrısına kulak vermek defterimdeki Positano’ya dair ilk maddeler.
– Sonrasında La Zagara’da minik bir kahve-tatlı molası. Bu pastanenin “delizia al limone” tatlısı müthiş; hemen arkasından bir espresso. İtalya genelinde özellikle turistik bölgelerde alışıldığı üzere burada da masaya oturup yemek ile kasadan alıp bankoda yemek arasında fiyat farkı var. Aşırı yorgun değilseniz bankoda takılmak her zaman daha ucuz ve daha zevkli! Burada da kontuardan alıp yüksek bar masalarında ayaküstü yedik biz enfes tatlımızı..
– Yüzmek için Spiaggia Grande aşırı kalabalık ama yüzerken sudan şehrin siluetine bakmak keyifli diyorlar. Spiaggia Fornillo biraz daha sakin, dolayısıyla favorim. Biz Spiaggia Fornillo’daki Pupetto Beach’den girdik denize. 2 şezlong +1 şemsiye için en ön sıra, su kenarı 20, iç taraflar 16€.Acıkırsanız tam teçhizatlı restoranı var..
– Akşam gün batımında Spiaggia Fornillo ve Grande arasındaki kıvrımlı yürüyüş yolunda el ele romantik bir yürüyüş güzel oluyormuş. (Bizim -mecburen- yaptığımız gibi öğlen sıcağında değil :))
– Lokanta önerisi: La Cambusa.( Yemekler mi yoksa serviste kullandıkları tabaklar mı daha güzel, ben işin içinden çıkamadım ama burada yediğimiz öğle yemeğinden oldukça keyif aldım.) Spiaggia Grande’ye bakarak burada akşam yemeği yemek de eminim ki keyifli olur..
– Bunlardan ötesi merdivenli yokuşlu, tatlı sokaklardan yokuş yukarı yürüyüp manzara avlamak, bu esnada da sıcaktan bunalmamak için her köşebaşını tutan limon kaplı sevimli arabalardan granite içmek..
– Positano’da hatırı sayılır miktarda seramik dükkanı var. İnsan önce kendini kaptırıp ilk beş-on taneye dalıp çıkıyor ama bir süre sonra kafa iyice bulanıyor.. Sonra daha seçici olmaya, fiyatları ve tarzları kıyaslamaya başlıyorsunuz. Önerim ilk gördüğünüz dükkanda tüm seramik hakkınızı tüketmemek.. Biz en sevdiğimiz limonlu tabakları Non Solo Moda adlı dükkanda bulduk. Always Positano ise, Cristofofro Colombo caddesi üzerinde bulunan ve kasabanın en özgün tasarımlı tabaklarını, seramik ürünlerini satan atölye idi.. Buradan koleksiyonuma bir balık katarken balıklı çanta ve tabakların tamamında aklım kaldı..
– Eğer otobüs ile dönüyorsanız ayrılmadan hemen önce Positano’yla vedalaşmak için durak yolundaki güzel manzaralı “aperitivo” önerisi: Franco’s. Gün batımında çok hoş bir Positano manzarası sunan bar çok keyifli. Bir Aperol Spritz bir de Dolce Vita içerek aperitivo yaptığımız mekan belki hayatımın en lezzetli kokteylini sunmadı ama görsel olarak bize çok hoş bir anı kazandırdığını söyleyebilirim.
Günübirlik Positano keşfine işte bu kadarı sığıyor.. Burada daha geniş vakti olanların daha birçok güzel keşif yapacaklarına eminim.. Biz sabah erkenden indiğimiz durağın karşı köşesinden akşam 20 civarı bindiğimiz otobüs ile Amalfi’ye doğru yol alıyoruz.. Çantamızda ıslak mayo, birkaç tabak, yol boyu yine manzaralar.. Yetti mi? Evet, galiba..
…
Ravello
Bence kıyının en özel köyü Ravello. Bir kere denize kıyısı yok ama neredeyse tüm kıyıyı önünüze seren çok geniş bir manzarası var. Amalfi’nin terası niteliğindeki Ravello burada çok kısıtlı vakti olanların bile mutlaka görmesi gereken yerlerden biri..
– Bölgeyi gezmek için araç kiralamadıysanız Amalfi Meydanı’ndan kalkan otobüsler ile 1.20 €’luk biletle 15-20 dakikada ulaşlıyor ve geri dönüş otobüsleri de geceyarısına dek çalışıyor.
– Villa Cimbrone’nin bahçelerini dolaşıp Sonsuzluk Terası’ndan bakmak, Ravello görsellerinin vazgeçilmezi Villa Rufolo’yu gezip manzaraya bakmak Ravello’da ilk yapılacaklar.
– İki yanı zakkumlarla süslü Via Richard Wagner başta olmak üzere çiçek kokulu romantik sokaklarında yürümek, çarşı içinin dar sokaklarında gezinmek keyifli. Burada da yine kocaman seramik dükkanları var. Ama ben Villa Cimbrone yolunda karşıma çıkan La Bottega di Villa Maria’da gördüğüm seramik balıktan başka birşey almadım Ravello’dan..
– 1880’de bir süre burada yaşayan Wagner’in adına düzenlenen Ravello Festivali’nde manzaraya karşı kurulan efsane sahnede bir konser izlemek ayrıcalık. Festival çok esaslı, biletleri önceden tükenebiliyor; bkz. biz yakalayamadık :) Ama yine de 5€’luk ziyaret bileti ile Villa Rufolo’yu gezebilir, konser sahnesini görebilir ve sahne arkasından başlayan sonsuz mavilikte sarhoş olabilirsiniz.
– Aperitivo saati önerisi; kasaba meydanındaki mekanlardan herhangi biri ya da daha şık bir tercih olarak Palazzo Avino’nun terası. Hatta Palazzo Avino’nun terası kesinlikle daha ağır basıyor.
– Akşam yemeği önerisi tam nokta atışı: Cumpa’ Cosimo. Vedat Milor önerileri arasından seçip defterime kaydettiğimde çok heyecanlanmıştım. Birkaç kişiden de tekrar öneri olarak sağlaması gelince emin oldum. Seyahatimizin Amalfi Kıyısı bölümünde açık ara en keyif aldığımız, en samimi ve en lezzetli yemek randevumuz bu oldu. Rezervasyon gerekiyor denmişti; ben de gündüz telefon ederek ve yaşasın ki “italyanca” olarak yaptım rezervasyonu. Gece boyunca da masamıza servis yapan garsonumuzla hep İtalyanca konuştuk. Puglia!nın aksine, Amalfi Kıyıları’ndaki tek “ingilizcesiz” gece olduğu için de burası bana daha bir anlamlı.. Güzel detaylar; arada bir “patronun oğlu” kod adlı kişinin masamızı ziyaret edip herşeyin yolunda olduğundan emin olması; karışık makarna tadım tabağı, parmesanlı patlıcan, lokum gibi et, kavun üzerinde en hasından prosciutto ve finalde hesabı almaya bizzat “patroniçe”nin gelmesiydi..
Tam çıkmadan da bize elinde -öylece, tabaksız- kurabiye getirip eşlimize tutuşturdu!..
Gecenin bir yarısı Ravello’dan Minori’ye doğru yürürken bir yandan o harika kurabiyeleri yiyorduk!..
…
Capri
Buralara kadar gelmişken Capri’yi görmeden olur mu? Bir tam günümüzü Capri’ye ayırdık.
– Capri’ye Positano’dan, Sorrento’dan, Amalfi’den ve Minori’den direkt ulaşım var. Özellikle Alicost tekneleri Amalfi’den Capri’ye gidiş dönüş günlük turlar düzenliyor. Sabah ilk tekne ile gidip akşam da son tekne ile dönerseniz orada geçirecek epey zaman oluyor. Tekne turlarına bir gün önceden rezervasyon yaptırmakta fayda var; talep yoğun..
– Bizim tercih ettiğimiz Capri De Luxe ise direkt Minori’den kalkıyor. Bilet ücreti gidiş dönüş 35€ +1,5€ Capri liman vergisi şeklinde. Alicost’tan bir farkı giderken mini Capri turunun da dahil olması. Önce adanın diğer tarafına gidip birkaç Grotta (mağara önünden geçiyor, sonra Capri’nin bilinen en önemli sembolleri Faraglioni’leri gösteriyor ve hatta tekne içinden geçiyor!. Sonra Marina Piccola’yı da gösterip asıl varış noktası Capri Marina Grande’de sizi indiriyor. Bu tekneye Amalfi’den de dahil olabiliyorsunuz ki, biz dönüşte Amalfi duarğında inip akşamı orada geçirdik..
– Capri büyük bir ada ve asıl yerleşim alanları tepelerde. Bu sebeple merkezdeki Piazzetta’ya ulaşmak için funiküler’e binmek gerekiyor. Teknelerden indiğiniz yerden sağa doğru yöneldiğinizde ileride Funiküleri göreceksiniz. Burası daima çok kalabalık. Ancak binme telaşına düşmeden önce funikülerin karşı çaprazındaki gişeden bilet almak gerekli. Tek yön füniküler bileti 1.80 €. 10 dakika içinde tepeye ulaşıyorsunuz.
– Capri’nin öne çıkan görülecek yerleri füniküler ile varılan Capri-Citta Vecchia, daha çok yerleşim alanı olan Anacapri, suyun içindeki dramatik kayalıklar Faraglioni, en güzel manzarayı sunan ve telesiyej ile çıkılan Monte Solaro, ışık yansımaları ile suyu masmavi görünenen Grotta Azzurra, plajların da olduğu Marina Piccola ve Grande..
– Grotta Azzurro’ya giden ve yaklaşık 2 saat süren tekne turları var ama biz kısıtlı vaktimizi buna harcamadık. Engin Capri manzarası için de Via Caposcuro’daki telesiyej ile Monte Solaro’ya 12€’ya çıkılıyor.
– Via Tragara sizi güzel, masmavi manzaralar eşliğinde Faraglioni manzarasına ulaştırıyor. Vakti olanlar buradan kayaların oraya bie inebilir.
– Via Vittorio Emmanuelle ve Via Camerelle. Capri’nin ana alışveriş caddeleri; bir sayfiye adasından beklenmeyecek derecede lüks mağaza barındırıyor olmaları hayret verici. Asıl güzel sokaklar ise Piazzetta’dan itibaren başlayan daracık eski şehir sokakları. İllginç dükkanlar ve fotoğraf kareleri ile Capri’nin ruhu buralarda..
– Bottega D’Arte Prorae, Capri’deki en favori dükkanım. Gianluca Federico’nun adeta canlı balıkları şahane!. Dükkandaki bütün balıklara aşık oldum ama koleksiyonum için ancak bir tane alabildim. Bagaj ve bütçe önemli :) Bir de “Capri’den mutlaka keten bir şey alınmalı” çağrısına yine Antica Sartoria dükkanı ile kulak verdim!.. “Capri’nin sandaleti meşhur” çağrısını ise duymazdan geldim; sandaletlerden hiç etkilenmedim :)
– Minik bir mola için Piazzetta’daki Gran Caffe’de oturup meydan ve Chiesa San Stefano’ya karşı aperitivo yapılabilir ya da 1946’dan beri hizmet veren Da Alberto’da banko üzerinde hızlı bir tatlı-kahve molası verilebilir. Dondurmanın Capri adresi de Gelateria Buonocore. Ayrıca granitacılarda bu buzlu içeceğin limoncellolu (alkollü) çeşitleri de var..
– Capri’de öğle yemeği için tercihimiz eski merkezdeki Ristorante Aurora. Oldukça şık bir yer. Bütün tabaklarını çalmak istediğim bir diğer adres. (bu kadar güzel seramik işçiliği olunca zaten bu seyahat insanda böyle bir his yaratıyor gerçekten) Çok hafif bir yemek yememize karşımn tüm seyahat boyunca bir öğle yemeğine ödediğimiz en yüksek bedeli ödüyoruz. Bir şişe şu, iki kadeh beyaz ve iki Caprese salata için 81€ bence kendi çapında bir rekor sayılabilir!.. Ama gerçek şu ki zaten Capri çok pahalı bir ada; bunu her adımda hissediyorsunuz. Defterime not aldığım diğer iki adres Da Paolino ya da Ristorante Buca di Bacco’nun da farklı olduğunu düşünmüyorum.
– Denize girmek için ise biliyorum ki en güzeli tekne ile koy koy Capri’yi gezmek ama bir günlük bir ziyarette buna çok da imkan yok. Onun için “Capri’de yüzmüşlüğümüz var” diye bir anımız olsun isteyerek Marina Grande’deki ilk plaj tesisi Bagni Le Ondine’den girdik denize. Suyun rengi nefis.. elbette kalabalık..
Son olarak birer limonlu granita içip birkaç hediyelik eşya aldıktan sonra dönüş yoluna hazırız.. Capri için burada konaklamak lazım, gece bir başka güzel oluyor deniliyor.. Muhakkak öyledir ama böyle kısa bir ziyaret de biraz olsun fikir sahibi olmaya yetiyor.. Uzak ihtimal ama belki bir gün Napoli’den atlayıp geliveririz tekrar..
…
Bizim Amalfi Kıyıları seyahatimiz tüm bu anlattıklarıma bir de Furore’yi ekleyince burada bitiyor ama Furore öyle bir macera ki onu bambaşka bir yazıda anı olarak anlatmak istedim.. Muhtemelen artık gitme şansınız olmayan, sadece uzaktan bakabileceğiniz Furore’yi okumak isterseniz hikayesi şurada: Fiordo di Furore sizi bekliyor olacak.
…
Soldan Sağa kısa kısa defterimden notlar..
Sorrento: En güzel kum plaj Spiaggia La Marinella / Ana alışveriş caddesi Via San Cesareo / İyi pizza için Pizzeria Tasso
Gragnano: Meşhur makarnacı Pastificio di Martino. Napoli havalimanında Amalfi’den doğan bu markanın dükkanı var.
Positano: Akşam yemeği alternatifi La Tagliata. Dileyenleri rezervasyon ile adresinden alıp restorana getiriyor. Menü fiks. Yemekler ve manzara çok beğeniliyor.
Nocelle: Meşhur yürüyüş yolu; Panaroma of the Gods.
Spiaggia La Gavitelle: En sevilen plajlardan biri. 413 basamakla iniliyor ya da Positano’dan shuttle boat ile gidiliyor.
Praiano: Positano’ya benziyor ama daha yerel. / Halk plajı La Praia / Bölgenin en ünlü gece kulübü Africana Famous Club kayaların içinde konumlanıyor.
Agerola: Tarım ve süt ürünleri ile ünlü köyün tepelerinden manzara güzel. Ağustos’ta Tramonti’de pizza festivali yapılıyor ve 3000 pizzacı bölgenin meşhur peyniri mozarella fior di latte ile pizza yapıyor.
Furore: Gizli plaja artık yaya girişi kapalı ama tekne turlarının rotasında.
Grotta dello Smeraldo: 1932’de keşfedilen mağarada su zümrüt rengi. / Sita Bus Conca Azzurro Hotel durağında inip otelin asansöründen inilebilir.(merdiven çok fazla. / Amalfi’den tekne turu var.
Conca dei Marini: Küçük ve tatlı plajı var.
Amalfi: Museo Civico / Museo della Carte / Antik merdivenler..
Atrani: Atrani’den Ravello’ya yürüyüş rotası. Çok merdiven, çok zorlu, çok manzaralı.
Ravello: – Belmond Hotel Caruso’nun sonsuzluk havuzu (infinity pool) / 2.5 km. ileride az bilinen güzel köy Scala.
Minori: Napoli Havalimanı’na otelden ayarlanan shuttle ile ulaşım yaklaşım 75 dakika ve 90€. (Özellikle Pazar sabahı için en iyi alternatif.)
Maiori: Uzun plajları var. Restoran önerisi Vedat Milor’den Torre del Saracino.
Cetara: Fotografik balıkçı köyü. / Hamsi balığı meşhur / Limandan denize girilir ama en iyi plajı Marina di Erchie.
Vietri Sul Mare: Kıyı boyu fotografik. Seramik işçiliği ile ünlü. En meşhur seramik fabrikası Ceramica Artistica Solimene.
Salerno: Tren istasyonunda bile hızlı ama özenli makarna: Sugo / Napoli havalimanına Sita Bus var.. Dikkat. Gün ve saatler sınırlı. Alternatifi tren ile Napoli İstasyonu, sonrasında havaalanı shuttle..
* Plajlar erken saatte sakin, öğleden sonra kalabalık.
* Her köyde mutlaka daima bir açık eczane var.
* Vakti dar olanlar için Amalfi Coast – Sorrento Sightseeing otobüsleri var.
* Amalfi-Ravello-Minori Limon bahçeleri turu. detay Minori’de Sal de Riso pastanesinde..
* Günlük 25€ elektrikli bisikler kiralanabiliyor.
* Dükkanların büyük kısmı 10-13.30 ve 16.30-20.00 arası açık.(siesta saatleri etkiliyor)
* Öğle yemeği 12.30-15.00; akşam yemeği ise 19.30-23.00 arasında. Bu saatler dışında sadece atıştırmalık şeyler bulmak mümkün.
İşte böylece defterimde olan, aklımda kalan her detayı paylaşmış oldum. Geriye dönüp bakınca virajlı yollarda gitmeyi, anlık manzaraları, limonlu olan herşeyi, Ravello’daki akşam yemeğini, Capri’de Faraglioni içinden geçmeyi, Franco’s’dan Positano’ya bakmayı, Minori’de uyanmayı, aldığım bütün seramikleri, hatta alamadıklarımı (!), Sal de Riso pastanesini, plajlardaki dizi dizi rengarenk şemsiyeleri, Furore’de yüzmeyi çok sevdim..
Bir yer hakkında uzaktan yargılara sahip olmakla onu yakından görmek, içinde yaşamak aynı şey değil.. Kim neresi için güzel ya da -daha da önemlisi- “kötü” diyorsa inanmayın!. İnsan önyargılarını ve kulağına fısıldananları bir yana bırakıp, sevmek üzere çıkmalı her seyahate.. Evet, kalabalıktı.. evet turistikti..ama görülmeye değerdi.. Neresinden bakarsanız bakın özlemle, sevgiyle anılacak güzel günlerdi.. İyi ki gittim, gözdüm, anılar biriktirdim.. Aşk yok..ama çok sevdim :)
Superrrrr
Gayet detayli ve anlasilir
2 mayisda napoli-amalfi kiyilarini kapsayan 4 gunluk seyahat planladim
Tesekkurler
Umarım çok seversiniz.. Haaarika geçmesi dileği ile..
ya harika bir rehber olmuşsunuz teşekkürler, bizimde böyle bir planımız var ama günlerdir aklımda bir sürü soru işareti vardı hepsini yanıtladınız :)
Harika ve detaylı anlatımınız gitmeden önce müthiş bilgiler edinmemi sağladı.Teşekkürler.Haftasonu 4 günlüğüne orada olacağım ve sizin önerileriniz doğrultusunda hareket edeceğim. Dönüşte izlenimlerimi aktarırım.
Harikasınız. Gitmeyi planladığım Amalfi kıyıları için bu günlüğünüz çok iyi bir rehber oldu. Bundan sonra takibimdesiniz :)